11 Mayıs 2014 Pazar

İlk Kuklamın Doğuşu; Renk Ahenk

10 Mayıs Cumartesi günü planladığımız "İlk Kuklamın Doğuşu" atölyesi verimle, eğlenceyle gerçekleşti.

Fiziksel tiyatro odaklı çalışılan ilk bölümde kuklayla bütünleşme; insan, kukla ve uyum üzerine çalışıldı.

İkinci bölüm ise kuklalarımızı boyayıp birleştirdik. Sonra da oynattık. İşte aramıza yeni katılan ilk kuklalarımız:)





6 Mayıs 2014 Salı

YETİŞKİN KUKLA YAPIM ve OYNATIM ATÖLYESİ 10 MAYIS'TA

TARİH: 10 MAYIS 2014
SAAT: 15.00-18.00
ATÖLYE KONUSU: Kukla dünyasına korkmadan merhaba demek, kuklayla bütünleşmek ve kukla yapımı
ATÖLYEYE GENEL BAKIŞ: Bu atölyede yaratıcı dram...a yöntem olarak kullanılarak kuklanın insan uzuvlarıyla buluşması ve kukla yapımı üzerinde durulacaktır. Atölye içinde, Uçaneller Kuklaevi özel tasarım yetişkin kuklaları yapılacaktır.

ATÖLYEYE KİMLER KATILABİLİR: Kuklaya; kukla yapmaya ve oynatmaya istekli olan herkes atölyemize katılabilir.

ATÖLYE ÜCRETİ: 50 TL

SON KAYIT TARİHİ: 8 MAYIS PERŞEMBE (Kuklalar özel sipariş verileceği için, bu tarihten sonra kayıt alınamamaktadır.)

BİLGİ ve KAYIT İÇİN: 0553 308 10 13 / oyunbazatolye@gmail.com

minik oyunbazlarla ezberbozan drama


Minik oyunbazlarla yeni bir döneme girdik bu hafta. Bu hafta yalnızca yönlendirici ve katılımcı lider tavrımla yanlarındaydım. Hemen hemen olayın bütün seyri, çatışmalar onların elindeydi.
 
Öncelikle hayal güçlerinin üzerindeki ince perdenin kalktığını, kalıplardan kurtulduğumuzu görmek benim için büyük mutluluktu. Çocuklarla çalışmanın en güzel yanı sınırsızlıkları zaten ama öğrenilmişlikler yine de onların zihninde belli tortular bırakıyor. İBelki de bu yüzden dramanın okulöncesinde kullanımının vazgeçilmezi; yaşam provaları ve yaratıcılık geliştirme kuşkusuz..
 
Minik oyunbazlar; bu hafta diş macunu tüpüyle uçan cadılarla , ayaklı balıkların  yaşadığı yerlere gittiler.. En büyük hayalleri denizi görmek isteyen tavuklardılar her biri..
 
"BURADA BÖYLECE TAVUK GİBİ OTURMAK İSTEMİYORUM. HADİ GİDİP DENİZİ GÖRELİM"
 
Yaşamda karşılarına çıkan sorunları, onlara sunuluş şekliyle, doğaçlamalara getirdiler. Paha biçilemez olanı ise başları ciddi belaya girmek üzereyken bile vazgeçmediler. Bir ara homurdanmalar başladı küçük bir gruptan: "Hep senin yüzünden bunlar başımıza geldi, evimizde televizyon başında oturuyorduk ne güzel..." Sonra hemen toparladılar kendi kendilerini: "Ama o zaman denizi göremeyecektik, koklayamayacaktık. Gemiye hiç binemeyecektik." Hem onlar için bir çile olan ve hiç yapmak istemedikleri bir şeyi çözüm olarak evirdiler ve kendi yarattıkları labirentte çıkış yolunu kendileri buldular: YUMURTLAYARAK!
 
Atölyeden zihnimde kalan konuşma ve soru balonları: doğru tek midir, kişiye göre değişir mi, bazen gerçekten her şey kötü gider ama sonra düzelir, pes etme deniz güzel, yapmaktan hoşlanmadığımız şeyler bazen bizim kurtarıcımız olabilir!
 
Yelkenler fora bundan sonra, "merak" hemen yanı başımızda..

dinozor atölyesi ve yaratıcı okuma üzerine

Temalı atölyeleri seviyorum. Çocuğun bedeninin tüm parçalarını, parmak uçlarına kadar; konuya ısınmaya dair kullanmasını seviyorum.

Konumuz "dinozor"du.  Okulöncesi çocukların dinozorlara düşkünlüğü aşikar, işte o yüzden büyük bir iştahla başladı atölye. Önce dinozor katladık, büyük bir özenle. 

Önlerindeki dümdüz kağıdın  yavaş yavaş bir dinozora dönüşmesi onları bir hayli heyecanlandırdı. Sonra da kartondan yaptığımız yanardağ maketinde dinozorların yaşamını oynadık, serbest oyunlarla..

Aytül Akal'ın masallarını seviyorum. Çocukça yazıyor, onlara yukarıdan bakmıyor. Çocukça yazarken, çocuk yerine koymuyor.  Ne büyük bir ayrıntıdır..  Dinozorların yumurtlayıp eğlence ülkesini aramalarına kadar geçen süreci, dramanın koşullarıyla sorguladık. Boşlukları doldurduk, gerilere döndük.. Sonra kitabın sihirli dünyası açıldı..
Küçük Dinolar; yine sınırları zorladılar, yine harikalar yarattılar...

23 Nisan Borçelik Çocuk Şenliğindeydik

Borçelik'in düzenlediği çocuk şenliğinde tam 120 çocuk aynı anda kukla yaptı. Kuş, pelikan, eşek, köpek ve dinozor kuklalarını tamamlayan çocuklar neşe içinde, kuklalarını oynatarak yanımızdan ayrıldılar.
 
Oyunbaz ailesi 15 kişilik ekibiyle, yeni çocuk yüreklere dokundu. Emeği geçenlere sonsuz teşekkürler...